Çocukların Cinsel İstismarı Suçu 2025

Çocukların cinsel istismarı, dünya genelinde en ciddi insan hakları ihlallerinden biridir. Bu tür istismar, çocukların fiziksel, psikolojik ve sosyal gelişimlerini derinden etkileyen, uzun vadeli travmalara yol açan bir suçtur. Hukuk sistemleri, çocukların korunması ve istismarcıların cezalandırılması için çeşitli düzenlemeler getirmiştir. Bu yazıda, çocukların cinsel istismarı konusunda hukuki çerçeveyi, ulusal ve uluslararası düzenlemeleri, cezai yaptırımları ve koruyucu önlemleri ele alacağız. Bu ve benzer suçlarda hukuki destek almak için Rize avukat Yusuf İslam Balcı ile iletişime geçebilirsiz.

1. Çocukların Cinsel İstismarının Tanımı ve Kapsamı

Çocukların cinsel istismarı, bir yetişkinin veya daha büyük bir çocuğun, cinsel doyum sağlamak amacıyla bir çocuğu kullanmasıdır. Bu eylem, fiziksel temas içeren veya içermeyen birçok farklı şekilde gerçekleşebilir. Fiziksel temas içeren eylemler arasında cinsel ilişki, tecavüz, sarkıntılık gibi davranışlar yer alırken, fiziksel temas içermeyen eylemler ise çocuğun cinsel içerikli görüntülerinin çekilmesi, cinsel içerikli konuşmalar yapılması veya çocuğun cinsel içerikli materyallere maruz bırakılması gibi davranışları kapsar.

çocukların cinsel istismarı

2. Uluslararası Hukukta Çocukların Cinsel İstismarı

Uluslararası hukuk, çocukların cinsel istismarını önlemek ve mağdur çocukların haklarını korumak amacıyla birçok düzenleme getirmiştir. Bu düzenlemelerin başında Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (BMÇHS) gelmektedir. 1989 yılında kabul edilen ve neredeyse tüm ülkeler tarafından onaylanan bu sözleşme, çocukların her türlü istismardan korunmasını temel bir hak olarak tanımlar.

BMÇHS’nin 19. maddesi, taraf devletlere, çocukları her türlü şiddet, istismar ve ihmalden koruma yükümlülüğü getirir. Ayrıca, 34. madde, çocukların cinsel sömürü ve istismardan korunmasını özellikle vurgular. Bu madde, çocukların cinsel amaçlı kullanılmasını, fuhşa zorlanmasını ve pornografik materyallerde kullanılmasını yasaklar.

Bir diğer önemli uluslararası belge ise Avrupa Konseyi’nin Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Lanzarote Sözleşmesi’dir. Bu sözleşme, çocukların cinsel istismarını önlemek ve mağdurları korumak için kapsamlı önlemler öngörür. Sözleşme, cinsel istismar suçlarının kovuşturulması, mağdurların korunması ve suçluların cezalandırılması konularında taraf devletlere yükümlülükler getirir.

3. Türk Hukukunda Çocukların Cinsel İstismarı

Türk hukuku, çocukların cinsel istismarını önlemek ve cezalandırmak amacıyla birçok düzenleme içermektedir. Bu düzenlemeler, Türk Ceza Kanunu (TCK) başta olmak üzere, Çocuk Koruma Kanunu ve diğer ilgili mevzuatta yer alır.

3.1. Türk Ceza Kanunu’nda Cinsel İstismar Suçu

TCK’nın 103. maddesi, çocukların cinsel istismarını düzenler. Bu maddeye göre, 15 yaşını tamamlamamış bir çocukla cinsel ilişkide bulunmak, cinsel istismar suçunu oluşturur. Madde, çocuğun rızasının hukuki bir geçerliliği olmadığını açıkça belirtir. Yani, çocuğun yaşı nedeniyle cinsel davranışlara rıza gösterme ehliyeti yoktur.

TCK’nın 103. maddesi, cinsel istismar suçunun cezasını, mağdurun yaşına ve suçun niteliğine göre farklı şekillerde düzenler. Örneğin, 12 yaşını tamamlamamış bir çocuğa karşı cinsel istismar eylemlerinde bulunmak, daha ağır cezaları gerektirir. Ayrıca, suçun birden fazla kişi tarafından işlenmesi, suçun silahla işlenmesi veya mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması gibi nitelikli haller, cezayı artırıcı sebepler olarak kabul edilir.

TCK’nın 104. maddesi ise, cinsel istismarın vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen hallerini düzenler. Bu madde, çocuğun cinsel içerikli görüntülerinin çekilmesi, çocuğa cinsel içerikli materyallerin gösterilmesi veya çocuğun cinsel içerikli davranışlara maruz bırakılması gibi eylemleri kapsar. Bu tür eylemler de cinsel istismar suçu kapsamında değerlendirilir ve cezai yaptırımlara tabidir.

3.2. Çocuk Koruma Kanunu ve Diğer Düzenlemeler

Çocuk Koruma Kanunu, çocukların her türlü istismardan korunmasını amaçlayan bir düzenlemedir. Kanun, çocukların korunması için alınacak önlemleri, koruyucu ve destekleyici tedbirleri düzenler. Ayrıca, çocukların cinsel istismarının önlenmesi ve mağdurların rehabilitasyonu için gerekli mekanizmaları öngörür.

Türk hukukunda, çocukların cinsel istismarına ilişkin diğer önemli düzenlemeler arasında Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun da yer alır. Bu kanun, aile içinde veya yakın çevrede gerçekleşen cinsel istismar vakalarında mağdurların korunması için önlemler öngörür.

4. Cezai Yaptırımlar ve Kovuşturma Süreci

Türk hukukunda, çocukların cinsel istismarı suçu, kamu davası kapsamında değerlendirilir. Yani, bu suçun kovuşturulması için mağdurun veya ailesinin şikayetçi olması gerekmez. Cumhuriyet savcılığı, suçun öğrenilmesi halinde resen soruşturma başlatır.

Cinsel istismar suçunun cezası, suçun niteliğine ve mağdurun yaşına göre değişir. Örneğin, 12 yaşını tamamlamamış bir çocuğa karşı nitelikli cinsel istismar eylemlerinde bulunmak, 16 yıldan az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun nitelikli hallerinde, ceza daha da artar. Ayrıca, suçun tekrarı halinde, cezaların artırılması söz konusudur.

Kovuşturma sürecinde, mağdur çocuğun korunması öncelikli bir konudur. Mağdurun ifadesi, özel olarak tasarlanmış odalarda, uzmanlar eşliğinde alınır. Ayrıca, mağdurun kimliği ve mahremiyeti korunur. Mağdurun psikolojik destek alması sağlanır ve gerekli durumlarda koruyucu tedbirler uygulanır.

5. Koruyucu ve Önleyici Önlemler

Çocukların cinsel istismarının önlenmesi için, hukuki düzenlemelerin yanı sıra, toplumsal bilinçlendirme ve eğitim çalışmaları da büyük önem taşır. Ailelerin, eğitimcilerin ve toplumun genelinin, çocukların cinsel istismarı konusunda bilinçlendirilmesi, bu tür suçların önlenmesinde etkili bir yöntemdir.

Ayrıca, çocukların cinsel istismarının önlenmesi için, okullarda ve diğer eğitim kurumlarında cinsel eğitim programları uygulanmalıdır. Bu programlar, çocukların bedenlerini koruma, sınırlarını belirleme ve istismar durumlarında nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilinçlendirilmesini amaçlar.

Sonuç

Çocukların cinsel istismarı, toplumun en hassas kesimini etkileyen, derin izler bırakan bir suçtur. Bu suçla mücadelede, hukuki düzenlemeler, cezai yaptırımlar ve koruyucu önlemler büyük önem taşır. Uluslararası ve ulusal hukuk, çocukların korunması ve istismarcıların cezalandırılması için gerekli mekanizmaları öngörmektedir. Ancak, bu mücadelenin başarıya ulaşması için, toplumsal bilinçlendirme ve eğitim çalışmaları da büyük önem taşır. Çocukların cinsel istismarının önlenmesi, sadece hukuki bir sorumluluk değil, aynı zamanda toplumsal bir görevdir.

Kaynak: 1

Tıkla İletişime Geç

Avukatınızı hemen aramak veya Whatsapp üzerinden mesaj göndermek için tıklayın.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir