İşçilik Alacakları Nelerdir?
Sanayi devriminden itibaren bağımlı çalışan işçi sınıfı gün geçtikçe artmaktadır. Buna bağlı olarak çoğu hukuk sistemi iş hukukunu ayrı bir hukuk dalı olarak güvence altına almıştır. İş hukukunun en büyük gayesi işçi sınıfını korumaktır. İşçilerin maddi, mali, psikolojik durumlarını gözetmekte ve iş sağlığı ve güvenliği için önlemler almaktadır.
İşçilik alacakları ve tazminatları bireysel iş hukukunun en önemli kısımlarından biridir. Günümüzde işçi sayısı gün geçtikçe artmakta ve buna bağlı olarak uyuşmazlıklar da baş göstermektedir. Rize iş avukatı iş hukukunda uzmanlaşmış bir avukat olarak işçi alacaklarını korumaktadır. İşçinin hangi alacaklara sahip olduğunu tespit etmekte ve işçinin alacağı tazminat miktarını hesaplamaktadır. Olası hak kayıplarından korunmak için Rize İş Avukatı yardımıyla hukuki sürecinizi başlatabilirsiniz.
İçindekiler
Uygulamada “iş davası” olarak bilinen dava çeşitleri aracılığıyla alacaklarınızı elde edebilirsiniz. Taraflar aralarındaki uyuşmazlığı bir araya gelerek çözemiyorlar ise dava yoluna başvurabilirler.
Genel olarak işçi alacakları ;
- İşe iade hakkı alacağı
- Ücret alacağı
- Yıllık izin ücreti
- Hafta tatili ücreti
- Ulusal bayram ve genel tatil ücreti
- Fazla çalışma ücreti
- Kıdem tazminatı
- İhbar tazminatı
- Kötü niyet tazminatı
- İş güvencesi başlatmama tazminatı
- Boşta geçen süre ücreti
İŞE İADE HAKKI ALACAĞI
İş sözleşmesi işvereni tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedilen işçinin işe iade hakkı vardır. İşçi kural olarak işe iadesini talep edebilir. Sözleşmenin feshi haklı bir nedene dayanıyorsa bu alacak tazmin edilemez. İşe iade davası sonrasında ise işçiye tazminat ve birtakım alacak hakları doğar. Ancak işe iade davası her uyuşmazlık için gündeme gelemez. Bu alacağın tazmini için bazı şartlar mevcut olmalıdır. Bunlar;
- Davacı işçinin işverene ait işyerinde en az 6 ay çalışması
- Davacı işçi ve işveren arasındaki iş sözleşmesinin belirsiz süreli olması
- İşverenin iş sözleşmesini haklı bir neden olmadan feshetmesi
- Davacı işçinin işveren vekili olmaması
Yukarıdaki koşulların sağlanması halinde işçi öncelikle arabulucuya başvurmakla mükelleftir. fesih bildirimini alan işçi 1 ay içinde arabulucuya başvurmalıdır. Arabuluculuk faaliyetinin sonuçsuz kalması durumunda işe iade davası açılır. Rize işçi avukatı arabulucu müessesesinde düzenlenen son tutanaktan itibaren 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava sürecinizi başlatacaktır. İşe iade davası sonucunda hükmedilecek tutar işçilik alacağıdır.
ÜCRET ALACAĞI
Ücret alacağı her işçinin en temel hakkıdır. İşverenin en asli borcu işçisine ücret ödemektir. Hukukumuzda angarya yasaktır. Dolayısıyla hiç kimse ücret almaksızın zorla çalıştırılamaz. Ücret miktarını işçi ve işveren kendi aralarında kararlaştırılabilir. Ancak her yıl kararlaştırılan asgari bir ücret vardır. Kural olarak işçiye asgari ücretten daha azı ödenemez. Uygulamada ne yazık ki en büyük işçi sorunlarından biri ücret alacaklarının elde edilememesidir. Bu durumda işçiler 5 yıllık zamanaşımı süresi geçmeden ücret alacaklarını talep etmelidirler. Bu süreci Rize işçi avukatı yardımıyla yürütmek alacağınıza en kısa sürede ulaşmanızı sağlayacaktır.
YILLIK İZİN ÜCRETİ ALMA HAKKI
İşçilerin hem ruhen hem de bedenen dinlenmeleri için yıllık izne çıkmaları önem arz etmektedir. İşçilerin en önemli haklarından biri dinlenme hakkıdır ve dinlenme hakkı anayasamızda da yer almaktadır. İş kanunu uyarınca tam 1 yıl çalışan işçiye bu çalışmasının karşılığı olarak yıllık ücretli izin hakkı verilir. Verilen izin süresince işçi hem dinlenir hem de maddi problem yaşamaması için maaşını almaya devam eder.
Belirtmek gerekir ki, bu haftan feragat edilemez ya da vazgeçilemez. İşçi yıllık ücretli izin hakkını kullanmak istemese dahi işveren işçisini bu izni kullandırtmakla yükümlüdür. İşçi bu izinden feragat ederek para talep edemez. Uygulamada her işçi bu haktan yararlanamamaktadır. Senelik izin hakkını kazanmak için ;
- İşçi iş sözleşmene bağlı olarak çalışmalı veya İş Kanunu kapsamında çalışmalı.
- İşçi sürekli bir işte çalışmalı.
- İşçi en az 1 yıl çalışmalı.
Bu bağlamda hizmet sözleşmesi olmadan çalışan işçiler, mevsimlik işlerde çalışanlar ve 1 yıldan daha az kıdem sahibi olanlar senelik izin ücreti hakkını kazanamazlar.
İşçinin çıkacağı izin süresi ise kural olarak kıdemine ve yaşına bağlı olarak değişmektedir.
- Kıdemi 5 yıldan az olan işçiler – 14 gün
- 5 yıl ila 15 yıl aralığında kıdem sahibi olan işçiler -20 gün
- 15 yıl ve daha fazla kıdem sahibi işçiler – 26 günden az olamaz
Uygulamadaki sorun ise işçinin yıllık izine çıkmadan alması gereken yıllık izin ücretini bir türlü elde edememesidir. Bu ücret peşin veya avans olarak ödenmelidir. Günlük ücret belirlenirken çıplak ücret esas alınır. Ücretin belirlenmesi için Rize İşçi Avukatına danışabilir ve alacağınızı koruyabilirsiniz. Bu ücret en temel işçilik alacağıdır ve işverenin bu ücreti ödemekten kaçınması halinde dava yolu bulunmaktadır. ancak zamanaşımı süresi bulunduğu için Rize İşçi Avukatı 5 yıl geçmeden alacağınızı elde etmenize yardımcı olur.
KIDEM TAZMİNATI ALACAĞI
Kıdem tazminatı pratik iş hayatında en çok talep edilen işçi alacaklarının başında gelir. Kıdem tazminatı halk arasında yıpranma payı olarak bilinir. Kıdem tazminatı işten ayrılan işçiler tarafından talep edilir. Kural olarak kıdem tazminatı kazanan işçiye işe başladığı tarihten itibaren çalıştığı her tam bir yıl için işveren tarafından kıdem tazminatı ödenir. Bu tutar otuz günlük ücret miktarındadır.
Kıdem tazminatı hak kazanabilmek için;
- İşçi en az 1 yıllık kıdem sahibi olmalı.
- İşçi sürekli bir işte çalışmalı.
- İş sözleşmesi kanundaki sebeplerden ötürü son bulmalı.
Son öncülde belirttiğimiz gibi kıdem tazminatına hak kazanmak için işçinin belli sebeplerden ötürü işinden ayrılması gerek. Bu sebepler kısaca; işçinin ölümü, işverenin haksız feshi, işçinin haklı nedenlerle feshi, askerlikten ötürü fesih, evlenme nedeniyle ve Sosyal Güvenlik Kurumundan veya ilgili sandıklardan aylık almak için feshi…
Gerekli şartlar tamamlanmışsa 5 yıllık süre içinde kıdem tazminatı almak için talepte bulunmalıdır. Aksi halde hak kaybına uğrayabilir. İşçinin alacağı ücret ise belirli bir usule göre hesaplanır. Bir yıl çalışan işçi otuz günlük ücret kazanacak olup kıdem yılı arttıkça miktar da artacaktır. Rize İşçi Avukatından hukuki destek talep ederek sorunlarınıza çözüm arayabilirsiniz.
İHBAR TAZMİNATI ALACAĞI
Pratik iş hayatında belirsiz süreli çalışan bir işçinin ne zaman işten ayrılacağını belirlemek güçtür. Söz konusu işçi işten ayrıldığında işyerinde aksaklıklar meydana gelebilir. Kanun koyucu bunu önlemek için işçilere bildirim külfeti yüklemiştir. Bu husus işveren için de geçerlidir. İşveren de işçisini işten çıkarmak istediğinde önce ona bildirim yapmalı ve zaman vermelidir. Aksi takdirde fesih usulsüz olur.
Kural olarak iş sözleşmesini feshetmek isteyen işçi veya işveren karşı tarafa belli bir süre vermelidir. Bu süre işin özelliğine göre belirlenir. Gerekli süreye uyulmadan sözleşme feshedilirse karşı taraf ihbar tazminatı isteyebilir. Örneğin, işçi işten ayrılmak istiyor. İşveren ile arasında 1 haftalık süre belirleniyor. İşçi bu 1 haftalık süre içinde işten ayrılmamalı ve işte aksaklık yaratmamalıdır. Aksi takdirde işveren ondan ihbar tazminatı alabilir.
Bu bağlamda ihbar tazminatı koşulları ;
- İşçinin kanunda belirtilen süreye uymadan sözleşmesi feshetmesi veya işverenin bu süreye uymadan sözleşmeyi feshetmesi
- Fesih haklı sebebe dayanmamalı.
- Belirsiz süreli iş sözleşmesi olmalı.
Şartlar sağlanmış ise Rize İş Hukuku Avukatı ile birlikte 5 yıllık zamanaşımı süresi boyunca ihbar tazminatı hakkınızı talep edebilirsiniz. İhbar tazminatı için dava yoluna başvurmadan önce zorunlu olarak arabulucuya başvurma şartı vardır.
İhbar tazminatı için önem arz eden sözleşme feshi süreleri
- 6 aydan az çalışmış olanlar için – 2 hafta,
- 6 ay-1,5 yıl arası çalışmış olanlar için – 4 hafta
- 1,5 yıl-3 yıl arası çalışmış olanlar için – 6 hafta
- 3 yıl ve üzeri çalışmış olanlar için – 8 hafta
FAZLA ÇALIŞMA VE FAZLA SÜRELERLE ÇALIŞMA ÜCRETİ
Kanunumuzda çalışma süreleri düzenlenmiştir. Kural olarak normal çalışma saati haftada en çok 45 saattir. Bu süreyi aşan çalışmalar ise kanunen fazla çalışma olarak kabul edilir. Böylece işçi normal iş saatlerini aşan çalışmalar yapmak durumunda kalır. Fazla sürelerle çalışma ise başkaca bir durumdur. Taraflar kendi aralarında 45 saatini geçmeyen çalışma süreleri kararlaştırabilir. Buna rağmen işçinin kararlaştırılandan fazla sürede çalışması halinde fazla sürelerle çalışma gündeme gelir. Bazı durumlarda ise işçiden fazla çalışma yapması beklenebilir. Fazla çalışma ihtiyacının olduğu durumlarda işçinin rızası alınarak ve bu durum önceden bildirilerek söz konusu fazla çalışma yapılabilir.
İşçinin fazla mesai yapması neticesinde ek ücret alması gerekir. Bu bir işçilik hakkıdır. Bu ücret zamlı şekilde ödenir. Yapılacak olan zam kanunen belirtilen zam oranından daha düşük olamaz. Zam oranını taraflar kendileri de kararlaştırabilir. İşçinin bu alacağına kavuşamaması halinde dava yoluna başvurması gerekir. Rize iş avukatı konu ile ilgili ayrıntılı bilgiyi sizlere sunacaktır.
İŞÇİLİK ALACAKLARININ ÖNCELİĞİ
İşçilik alacaklarına kanun koyucu tarafından birtakım imtiyazlar sağlanmaktadır. İşçiyi her daim koruyan sosyal devlet anlayışı hem imtiyaz sistemiyle hem de garanti fonu ile işçilik alacaklarını güvence altına alınmıştır. Buna göre bazı alacakların diğer alacaklardan önce ödenmesi gerekecektir. Özellikle kıdem ve ihbar tazminatı öncelikle ödenmesi gereken alacaklardır. Kıdem ve ihbar tazminatı zikren sayılmıştır ancak diğer işçilik alacakları da bu güvenceye sahiptir.
Özellikle borçlunun birden fazla alacaklıya sahip olması durumunda alacakların hangi sırayla ödenmesi gerektiğine ilişkin bir sıra tespiti yapılır. İşçilik alacakları diğer alacaklara istinaden daha ön sıralarda yer alacaktır.
Tıkla İletişime Geç
Avukatınızı hemen aramak veya Whatsapp üzerinden mesaj göndermek için tıklayın.